Zeltiq CoolSculpting Yaptıran Bir Kadının İzlenimleri
Kalçalarındaki çıkıntılardan bir türlü kurtulamayan bir kadın bölgesel fazlalıkları dondurarak yok eden Coolsculpting tedavisini deniyor. İşte izlenimleri…
Hastanın Notları
“Herkes incecik olduğumu söylüyor. Kilomla boyum arasındaki orantıya bakarsak bu doğru (en azından bu konuda okuduğum tüm kaynaklar öyle söylüyor). Ama vücudumla bir türlü tam barış sağlayamıyorum. Sorun, basenlerimdeki o inatçı çıkıntılar. Kıyafetlerin altından hiç belli olmasalar da, onlar yüzünden bikini mevsimi geldiğinde belime pareo bağlamadan kumsalda gezinemiyorum! 'Belki de spor yapmalı,' diye düşünüyor olabilirsiniz. Yaklaşık iki sene önce ben de aynen sizin gibi düşünüp hayatıma sporu soktum. Tam iki senedir düzenli olarak pilates yapıyorum. Bununla da yetinmedim, eve bir yürüyüş bandı aldım ama nafile. Sporun birçok faydasını gördüğümü inkar edemem. Daha dik duruyorum, vücudum sıkılaştı, hatta selülitlerim bile azaldı, ama maalesef o inatçı fazlalıklar hep orada. Belki eskisine oranla biraz daha küçükler ama hala oradalar. Sanırım liposuction için ideal bir adayım ama basit bir operasyon bile olsa, ameliyat fikri bana sıcak gelmiyor. O yüzden, yeni bir teknoloji olan 'dondurarak zayıflama' yöntemini duyduğumda hemen denemeye karar verdim."
Doktorun konsültasyon notları
“Bir süredir uyguladığım Coolsculpting tedavisi dondurarak incelme olarak da biliyor bölgesel incelme konusunda oldukça başarılı. Bu teknoloji, dondurma yöntemiyle yağ hücrelerinin sayısını azaltıyor. Son derece ince olmasına rağmen, basenlerindeki yağ fazlalığı şikayetiyle bana başvuran hasta Coolsculpting için çok uygun bir aday. Spor yapmasına ve doğru beslenme alışkanlıklarına sahip olmasına rağmen bu fazlalıklardan kurtulamıyor. İşlem sırasında, fazlalıkların olduğu bölgedeki cildin donarak hasar görmemesi için pedler yerleştiriliyor. 45-60 dakika boyunca yağ hücrelerine uygulanan dondurucu etki hücrelerin ölmesine neden oluyor. İşlemden sonra hafif kızarıklık dışında hiçbir rahatsızlık yaşanmıyor. Ama kesin sonuçları görebilmesi için hastanın biraz sabırlı olması gerekiyor. İki hafta sonra incelme başlasa da, ölmüş yağ hücrelerinin tamamen vücuttan atılması ve o bölgenin son şeklini alması için yaklaşık 2-3 ay gerekiyor. Bu süreçte hiçbir diyet uygulamaya gerek yok ve tek bir seans yeterli.’”
İşlem sırasında
“Bu tür işlemlerde en çok korktuğum şey canımın acıması, ama doktorum Coolsculpting'in son derece konforlu bir işlem olduğunu söyleyerek beni rahatlatıyor. 'Bu bölge alındığında bacaklarınız çok daha ince görünecektir,' diyor. 'Tekrar kilo alsanız da çıkıntılar tekrar oluşmayacak çünkü o bölgedeki yağ hücrelerinin sayısı azalacak.' Harika! Sırt üstü uzanıyorum ve kalçama ped yerleştiriliyor. Coolsculpting'in başlığı çıkıntıyı vakum gibi çekerek soğutmaya başlıyor. Gerçekten de hiç acı yok! Tek bir bölgenin bir saatte dondurulduğunu, diğer bacağım için bir saat daha yatmam gerektiğini öğreniyorum. Yüz üstü uzanırken dergi karıştırabiliyorsanız sorun yok, aksi halde dakikalar geçmek bilmeyebilir. Ben uyukluyorum. Başlık basenimden çıkarılırken uyanıyorum. Soğuk uygulanan bölgenin görünümü son derece ilginç. Aynı derin dondurucudan çıkarılan et parçasını andırıyor; kıpkırmızı, buz gibi ve bir hayli donmuş! Ama birkaç saat sonra kırmızılık tamamen kayboluyor. O gece kalçalarımda belli belirsiz bir sızı hissediyorum ama ertesi sabah uyandığımda hiçbir şey kalmamıştı."
İki Ay Sonra
"İşlemin gerçek sonuçlarını görmek için 2-3 ay geçmesi gerektiğini bilsem de, sadece bir hafta sonra boy aynasındaki yansımamı dikkatle inceliyorum. 'Biraz incelme var gibi,' diyorum kendi kendime. 'Sanki bir parçacık.' Günlerce aynı şeyi yaptıktan sonra, kendimi incelemekten vazgeçiyorum... Sanırım beşinci haftaydı. Dar jean pantolonumu giydim ve evden çıkmadan kıyafetimi son bir kez kontrol ederken, birden bir eksiklik fark ettim; çıkıntılarım! Tamamen yok olmamışlardı ama küçülmüşlerdi. Coolsculpting işlemini yaptıralı iki ay oldu ve fazlalıklarım neredeyse dümdüz olmak üzere.
Üç Ay Sonra
"Pantolonumu giydim ve evden çıkmadan kıyafetimi son bir kez kontrol ederken, birden bir eksiklik fark ettim; çıkıntılarım!"
-
Her ikisi de ultrason teknolojisini kullanıyor, her ikisi de cildi sıkılaştırmak, yüz hatlarında lift etkisi yaratmakta etkili. Peki aralarındaki fark ne, hangisi sizin i...
-
Yeni nesil bir anti-aging cihaz olan Emface teknoloji nedir, sizin için ne yapabilir? İşte tedaviyi deneyen birinin deneyimleri…
-
Yüz germe ameliyatlarının alternatifi olarak kabul edilen Ultherapy ile daha genç bir boyna ve dekolteye kavuşmak da mümkün. Hem de tek seansta!
-
Anti-aging endüstrisinde yerini alan EmFace yenilikçi bir yaklaşım sergileyerek etkisini sadece ciltle sınırlamıyor, yüzdeki kas dokusunu da hedef alıyor.
-
Morpheus8, mikro-iğne ve radyo frekans enerjisini bir arada kullanarak cilt altına kadar inen ve cilt altı dokusunu da şekillendiren yenilikçi bir tedavi. Yüz ve vücut ge...
-
Daha sıkı, daha elastik bir cilt yaratan, çizgilerin, kırışıklıkların görünümünü hafifleten Sofwave, ultrason teknolojisinin vardığı son noktalardan biri olarak karşımıza...
-
İkisinin de uzmanlık alanları cilt sıkılaştırma, yüzde lift etkisi yaratma. Her ikisi de tek seanslık tedaviler. Peki sizin için hangi teknoloji daha uygun?
-
Yeni nesil anti-aging tedavilerin temel amacı doğal bir gençleşme, güzelleşme yaratmaktır. Ultherapy® mikro odaklı ultrason uygulamasıyla ciltteki kolajen üretimini optim...
-
Yaşlanma karşıtı teknolojilere güçlü bir silah daha eklendi. Karşınızda yeni nesil bir mikro iğneli radyo frekans tedavisi olan Morpheus 8. Tedavi alanını sadece yüzünüzl...
-
Ultherapy diğer cilt sıkılaştırıcı tedavilere benzemez. Ultherapy Personal Hyper Lift, SPT protokolü sayesinde ihtiyaçlarınıza ve cilt yapınıza uygun, size yönelik özel b...