Çene Dolgusu

Çene hattına yapılan dolgu ile hem yüzde lift etkisi yaratmak hem de çok daha çekici görünmek mümkün. Bu tekniğin detaylarını ve sizin için neler yapabileceğini Dr. Mustafa Karataş anlatıyor.

Son zamanlarda bilinirliği giderek daha fazla artan çene dolgusu (jawline dolgu) tam olarak nedir? Sadece bu bölge için tasarlanmış özel dolgular sizin için ne yapabilir? Dr. Mustafa Karataş, medikal estetik dünyasında alt yüzün genel görünümde ne kadar etkili olduğunun giderek daha çok bilinirlik kazandığını söylüyor. “Tabii bunda dolgu maddelerindeki gelişmeler, yenilikler de rol oynadı. Eskiden kullandığımız dolgu maddelerinin çekme ve kaldırma kapasitesi yeterli değildi. Ama bugün artık yüzün alt kısmını ve çene hattını yeniden şekillendirmede etkili dolgulu maddelerine sahibiz, bu tekniğe jawline dolgu diyoruz.” Jawline dolgu sadece lift etkisi için tercih edilmiyor. Bu etkili dokunuş sayesinde alt yüzü yeniden biçimlendirmek, daha çekici bir görünüm yaratmak da mümkün.

Çene Dolgusu Nedir?

Çene kemiği dendiğinde akla sadece çene gelmesin, çene kemiği bir kulaktan başlayarak diğer kulağa kadar uzanan hatta denir. Bu kemiği yüzün alt bölgesini şekillendiren bir çatı olarak düşünün. Bu hattaki kemik yoğunluğu yaşla beraber azaldığında yüzün alt kısmını şekillendiren çatı da hacim olarak küçülmüş oluyor. Bu bölgedeki dokuları eskisi gibi destekleyemiyor. Çene kemiği küçülüp yüzdeki yumuşak dokuyu eskisi gibi destekleyemediğinde de gıdının ve boynun üst bölümünün sarkmasına neden olur.

Dr. Mustafa Karataş çene hattı dolgusu yapmadan önce sorunu doğru tespit etmenin çok önemli olduğunu söylüyor. “Pek çok hasta gıdılarındaki elastikiyet kaybı, boyunlarının üst kısmında meydana gelen sarkma şikâyetiyle bana gelir. Bunların hemen tamamında sorun yılların etkisiyle çene hatlarında meydana gelen kayıptır. Alt yüz doğru tedavi edildiğinde hastanın çenesindeki, boynundaki sarkmanın toparlandığını görüyoruz. Jawline dediğimiz çene hattı dolgusu yüze çok dana net, keskin bir görünüm veriyor ve kalıcılığı kullanılan dolguya göre bir - bir buçuk sene arasında değişiyor.”

Peki jawline dolgu tam olarak nereye yapılıyor?

Karataş, gıdı bölgesini toparlamak ve yüzün alt kısmına daha net, daha belirgin bir görünüm vermek için yapılan uygulamayı şöyle anlatıyor; “Dolguyu bir kulak altından başlayarak diğer kulağın altına kadar uzanan tüm çene hattı boyunca uyguluyoruz. Bu, yüzde anında daha genç bir görünüm yaratan bir işlem.”

Bu uygulama için doğru adaylar sadece yaşa bağlı olarak çene kemiklerinde kayıp yaşayan, dolayısıyla da gıdılarında, boyunlarında elastikiyet kaybı meydana gelmiş hastalar değil. Bazı kişilerde yapısal olarak çene hattı net ve olması gerektiği kadar keskin değildir. Bu kişiler de bu dolgudan faydalanabilirler.

Jawline dolgu erkekler arasında da revaçta. “Bu tekniği erkekte kullandığımızda, bazı yerlere daha fazla bazı yerlere daha az uygulayarak daha maskülen bir ifade yakalayabiliyoruz. Aynı ürünü kadında uyguladığınızda ise daha feminen bir sonuç alabiliyoruz. Yani aynı materyal erkeğe daha maskülen, kadına ise daha feminen bir görünüm kazandırıyor.”

Mükemmel Oran

Çene hattı dolgusu ile çene dolgusunun farklı iki uygulama olduğunu belirtmekte fayda var. Çene hattı dolgusu bir kulak altından diğer kulak altına kadar uzanan tüm çene hattına yapılırken, çene dolgusu sadece çeneye yapılan dolgu enjeksiyonudur. Karataş, “Geride duran bir çene, profilin bütün dengesini bozar ve bu son derece yaygın bir problemdir,” diyor.

Yüzünüzün dengeli bir görünüme sahip olması, genellikle yüzün üç eşit parçaya ayrılmasıyla değerlendiriliyor.

• Üst üçte birlik kısım saç çizgisinden kaşların altına kadar olan kısımdır.
• Orta üçte birlik bölge ise kaşların altından burnun altına kadar uzanır.
• Alt üçte birlik kısım ise burnun altından çenenin en alt noktasına kadar olan bölgedir.

Dengeli bir yüzde bu üç bölgenin uzunlukları genellikle birbirine yakın olur. Yaşlanma süreciyle birlikte, çene geriye doğru çekilir ve cildin kolajen ile elastin destek ağı zayıflar, bu da çene çevresindeki derinin gevşemesine yol açar. Bu durum, zamanla aşağı çeken kasların güçlenmesine, yukarı çeken kasların ise zayıflamasına neden olur ve çene ile alt dudak arasında 'ters gülümseme' veya kırışıklıklar oluşabilir. Çene dolgusu bu hacim kaybını geri kazandırabilir ve çene çevresindeki kırışıklıkların hafifletilmesine yardımcı olabilir.

Ayrıca, doğal olarak geride olan veya küçük çenelerde çene dolgusu, çene ile boyun arasındaki mesafeyi artırarak profilin daha dengeli görünmesini sağlar. Dolgu, daha belirgin bir alt yüz hattı yaratarak çenenin daha uzun görünmesine ve çene hattının daha belirgin olmasına katkıda bulunur.

Bu oranın bozuk olması yüzün görünümünde estetik sorunlara yol açabilir. Karataş, “Yüzün alt kısmının, yani çenenin kısa olması yüzün daha yuvarlak, daha tombul görünmesine neden olabilir,” diyor.  Çene dolgusu, yüz hatlarını uzatarak daha dengeli bir görünüm kazandırır ve daha oval bir yüz şekli elde edilmesine yardımcı olur. 

Çene Dolgusu Nasıl Yapılır?

Dolgu uygulamalarında genellikle hyalüronik asit bazlı dolgu maddeleri tercih ediliyor. Bu madde, doğal olarak vücutta bulunan ve suyu çekme özelliği sayesinde enjekte edildiği bölgeye anında hacim verme özelliğine sahiptir. Dr. Mustafa Karataş özellikle çene hattına yapılan dolgu uygulamasında, yani jawline dolgu olarak da bilinen işlemde, son zamanlarda en çok kullanılan dolgu türünün hibrid bir dolgu maddesi olan Harmonyca olduğunu söylüyor. “Bu dolgu maddesinde iki aktif içerik var; hyalüronik asit ve hidroksiapatit. Aynı hyalüronik asit gibi hidroksiapatit de vücutta doğal olarak bulunan bir molekül. Bu maddenin özelliği kolajen ve elastin sentezini artırması. Dolgunun hyalüronik aside bağlı su tutma özelliği hemen ortaya çıksa da, kolajen ve elastin üretimini tetikleyen hidroksiapatit molekülünün etkisi işlemden birkaç ay sonra optimum seviyeye ulaşıyor.”

Yüzün tüm görünümünü değiştiren, daha dengeli ve çekici hatlar yaratan bu işlem sadece 10 – 15 dakikada tamamlanıyor. “Dolgu maddesi uygulama yapılacak bölgeye enjeksiyonla ya da kanülle verilir ve işlem öncesinde yüze sürülen anestezik etkili krem tedavinin konfor seviyesini artırmakta fayda sağlar. İşlem sonrasında gündelik hayatınıza kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. Enjeksiyona bağlı morluk ve ödem görülebilir, ancak bunlar sosyal hayatınızı kesintiye uğratacak düzeyde değildir ve birkaç gün içinde tamamen geçer.”

Çene dolgusu ile ilgili en çok merak edilenler, en sık sorulan ve cevapları…

Çene dolgusu işlemi ağrılı mıdır?

Hayır. Çene dolgusu uygulamasında işlem öncesinde anestezik etkili bir krem sürülerek bölge uyuşturulur. Bu sayede uygulama esnasında hissedilen rahatsızlık minimum düzeyde olur. İşlem sonrası hafif bir hassasiyet ve/veya ödem olabilir, ancak bu etkiler kısa sürede geçer. 

Çene dolgusu kalıcı mıdır?

Çene dolgusu kalıcı bir uygulama değildir. Kullanılan dolgu maddesine ve kişinin metabolizma hızına bağlı olarak ortalama 12-18 ay arasında kalıcılığını korur. Zamanla dolgu maddesi vücut tarafından doğal yollarla yok olur.

Çene dolgusu sonrası nelere dikkat etmek gerekir?

İşlem sonrası birkaç saat boyunca bölgeye dokunmamak, makyaj yapmamak ve aşırı mimiklerden kaçınmanız tavsiye edilir. Ayrıca, ilk 24 saat boyunca ağır spor aktivitelerinden, sauna ve hamam gibi aşırı sıcak ortamlardan uzak durmaya dikkat edin. 

Çene dolgusu her yaş grubuna yapılabilir mi?

Çene dolgusu, yüz yapısında belirginleşme isteyen ya da yaşa bağlı hacim kaybı yaşayan yetişkin bireylere yapılabilir. Ancak çok genç yaşta (18 yaş altı) estetik dolgu uygulamaları önerilmez. Her durumda en doğrusu kişinin çene dolgusu için uygun bir aday olup olmadığının uzman bir hekim tarafından değerlendirmesi en doğrusudur.

Jawline dolgu ile yüz daha ince görünür mü?

Evet. Jawline dolgu, çene hattını daha net ve keskin hale getirerek yüzün daha uzun ve ince görünmesine yardımcı olabilir. Özellikle yuvarlak yüz hatlarına sahip olan kişilerde, çene hattının belirginleştirilmesi yüzün daha dengeli ve estetik görünmesini sağlar.

Çene dolgusu ile gıdı görüntüsü tamamen yok olur mu?

Çene dolgusu gıdı bölgesindeki sarkma ve gevşekliği toparlamada önemli bir fayda sağlar, ancak ileri derecede yağ birikimi ya da cilt sarkması olan kişilerde dolgu uygulaması yeterli olmayabilir. Böyle durumlarda dolgu tedavisi, farklı medikal estetik işlemlerle kombine edilebilir.

Çene dolgusu erkeklerde nasıl bir fark yaratır?

Erkeklerde çene hattı dolgusu daha maskülen ve güçlü bir profil oluşturmak için tercih edilir. Uygulama sırasında dolgunun miktarı ve enjeksiyon teknikleri erkek yüz hatlarına uygun şekilde ayarlanır, böylece doğallıktan uzaklaşmadan çarpıcı bir etki elde edilir.

Çene dolgusu ve yüz dolgusu birlikte uygulanabilir mi?

Evet. Çene dolgusu, yüz dolgusu ile kombine edildiğinde çok daha bütüncül ve dengeli bir sonuç elde edilebilir. Özellikle yanaklar, nazolabial çizgiler veya şakak bölgelerine yapılan dolgularla birlikte uygulandığında, yüzün hem üst hem de alt bölgesinde gençleşme ve lift etkisi sağlanır. Bu kombine işlemler, yüz hatlarının uyumunu artırarak daha doğal bir güzellik elde edilmesine yardımcı olur. 

Çene dolgusu sonrası şişlik ve morluk ne zaman geçer?

Çene dolgusu sonrasında hafif şişlik veya morluk oluşması normaldir. Bu etkiler genellikle 2-3 gün içinde belirgin şekilde azalır ve 5-7 gün içerisinde tamamen geçer. Bölgeyi korumak ve önerilen bakım talimatlarına uymak iyileşme sürecini hızlandırır.

Çene dolgusu doğal görünür mü?

Doğru teknik ve deneyimli bir hekim tarafından yapıldığında çene dolgusu son derece doğal bir görünüm sağlar. Amaç yüzün orantı ve dengelerini iyileştirmek olduğundan, aşırıya kaçılmadan yapılan uygulamalar doğal güzelliğinizi ön plana çıkarır.

Çene dolgusu sonrasında günlük yaşama ne zaman dönülebilir?

Çene dolgusu işlemi sonrasında kişi aynı gün günlük yaşamına dönebilir. Sadece ilk birkaç saat boyunca bölgeye baskı uygulamamak, ağır spor yapmamak ve mümkünse başı biraz yukarıda tutarak dinlenmek tavsiye edilir.

Çene dolgusu herkeste aynı sonucu verir mi?

Her bireyin yüz yapısı, cilt kalitesi ve yaşlanma süreci farklı olduğu için dolgu sonuçları kişiye özeldir. Bu nedenle, uygulamadan önce yüzün detaylı bir şekilde değerlendirilmesi ve kişiye özel bir planlama yapılması en ideal sonucu elde etmek açısından büyük önem taşır.